Koronavirüs ve Devam Eden Etkileri

Koronavirüs ve Devam Eden Etkileri

Merhabalar sevgili okurlarım!

Umarım çok kalabalığa girmeden -buna gayret göstererek- bu cumartesiyi evde veya doğa ile başbaşa geçiriyorsunuzdur. Biliyorsunuz ki Koronavirüs hala hızla devam etmekte ve çılgınca yayılmaktadır. Verilere itibar etmemenizi şiddetle tavsiye ederim çünkü maalesef doğruyu yansıtmamakta ısrar eden bir bakanımız var! Bu durumun neden üstü hala örtülüyor? Neden bu kadar kulaklarımız kapalı ve beynimiz algılayamıyor bilmiyorum. Herkesi hiç olmadığı kadar bencil olmaya davet ediyorum! İlk önce kendinizi sonra çevrenizi düşünmelisiniz.

Biraz sinirli ve sitemkârım bu konuda. Siz Koronavirüs’ün başladığı günden beri elinizi yüz bin defa yıkayabilirsiniz. Siz her şeye denildiği gibi, uyarıldığı gibi uygulayabilirsiniz ama dikkatsiz biri, dikkatsiz demek aslında biraz hafif kalıyor, size hastalık bulaştırabilir. 7 aydır bu illetle mücadele ediyorsak ve şu zamana kadar sağlıklı bir şekilde idare ediyorsak kendimizi tebrik etmeli ve rehavete girmeden bu durumu korumalıyız.

Bugün izlediğim bir BBC yayınında virüsün mutasyona uğrayıp yayılma hızının daha da fazla olduğunu öğrendim. Öldürme hızında bir kanıt olmamakla birlikte buna da kesin bir şey söyleyemiyorlar. ‘’Nasıl olsa herkese bulaşacak.’’ mantığı ile bu durumu normalleştirmek ve kabullenmek sanırım şu zamana kadar yapacağınız en büyük hata olur.

Sars virüsünü bilmeyenlerimiz yoktur. Çok büyük bir kitleyi öldürdü ve büyük bir kitleye bulaştı ama herkese değil! Kendi elinizde olmayan sebeplerden dolayı size bulaşabilir ama bunu bile isteye kendine bulaştırmak isteyen ve dikkat etmeyen insanların aklından şüphe ederim!

Peki devam etmeyen yasaklar ne olacak? Gizlenen veriler neyi değiştirir ki? Ölen ve vaka sadece bir sayı olmaktan çıkmıyor bu ülkede hiçbir zaman. Bana bir şey olmazcılar, virüs yok ki nerede? Diyenler’e hiçbir lafım yok. Çünkü tek bir kelime edilmeyecek kadar cahiller ve muhataba bile almam.

Ama ya mecburiyetten minibüslere, servislere binenler, uzun saatler kalabalıkta iş yapanlara ne demeli? Dur desen, işten çık desen neye yarar ki? Doyurması gereken bir karnı, bir ailesi belki de okutmaya çalıştığı bir çocuğu var! Hayat pahalılığına hiç girmek istemiyorum. Çünkü bu konu ayrı bir blog yazısı olabilir. Bir paragrafa sığacak kadar kısa değil.

İştir, ekonomidir derken geriye kalan psikolojimiz bizi yaralayan diğer konu. Ne kadar etkilendiğimize dair size kendi hayatımdan bir örnek vermek istiyorum. Herhangi bir film izlerken (koronavirüsten önce çekilen bir film) tokalaşan, sarılan ve öpüşen insanlara karşı tepkimin ‘’ay şimdi korona olacak!’’ olması beni oldukça tedirgin etti açıkçası. Bu panik atak havası içimize, kalbimize işledi. Annemiz, babamız, kardeşimiz, abimizle sınanır olduk. Sarılmaya korkar olduk. Bu psikoloji bizi oldukça derinden etkileyeceğe benziyor. Kalabalık ortamlardan hızla uzaklaşmak, eskiden neşenin ahengin olduğu ortamlara girmemek, bu ortamlara girmek zorunda kaldığımız vakit nefes darlığı yaşamak ve her dışarı çıkıp eve geldiğimizde ‘’Acaba?’’ demek bizleri yıpratıyor. Ufak bir boğaz ağrısı, aslında normalde de olabilecek bir halsizlik, kas ağrısı ya da boğazımızın gıcık olması ve öksürmemiz normalken şimdi tedirginlikle bekleyişlerimiz, iki de bir ateşimiz varmış gibi elimizi alnımıza götürmemiz… Evet evet bu sadece siz de yok. Hepimizde var ve yalnız değilsiniz. Bunlar psikolojimizin nasıl etkilendiği ile ilgili. Sizinle ilgili bir sorun yok. Ben eminim ki bu hastalık bittiğinde birçoğumuzda bu etkiler devam edecek. Psikologlar bu konular hakkında toplu seminerler vereceklerdir.

Sağlık çalışanlarının bin bir zorlukla koronavirüsle mücadele verdiği bu günlerde onları minnetle ve saygıyla anıyorum. Şiddet gösterenlerin de başına aynı şeylerin gelmesini temenni ediyorum. Bizler kendimizi bir şekilde koruyabiliyorken onların görevi bizimle ilgilenmek ve bunun hakkının en kısa sürede onlara verilmesini çok ama çok istiyorum. Çünkü bizim kahramanlarımız onlar! Bizi bu sürece kadar getiren canla başla çalışan sağlık çalışanlarımız…

Her konuya kısa kısa değinmek istedim. Umarım sizi bu uzun yazımla sıkmamışımdır :)

Sizlerin de bu konudaki görüşlerini merak ediyorum. Aşağıdaki yorum kısmına sizi bekliyorum.

Kendinize iyi bakın, sağlıklı günler! :)

Yazımı Paylaş :)